Taksici İsmet 21-25 Bölüm

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Taksici İsmet 21-25 Bölüm
Taksici İsmet – 21
________________________________________
30 dakika sonra bayanlar bellerinde havlu sarılı olarak havuz başına gelip şezlonglara uzandılar.
Havluları çıkarıp anadan doğma serildiler.. Murat onlara içki servisi yaptıktan sonra, diz çöküp eşimin amını yalamaya başladı bir yandandan Mukkades’in amını parmaklıyordu. Arada bir yer değiştiriyordu. Kadınlar sadece gülüşüyordu.
Eşim ile Mukkades iyi bir ikili oluşturmuşu.

Diğer gürcülerde havuzdan çıkıp şezlonlara uzanıp onları izlemeye başladılar.

Kadınlar Murat’ı şezlonga yatırıp aletini yalamaya başladılar. Biri boylu boyunca yalarken, diğeri yumurtalar ile ilgileniyordu. Prezervativi geçirip ilk Mukkades oturdu üzerine. Eşim ise yüzüne oturdu ve kalçalarını ileri geri oynatıp , daireler çiziyordu.
Bu üçlüyü izlemek gerçekten hoştu. Gürcülere içki servisi yapıp hafif uzaktan onları izlemeye koyuldum. Eşimin bu hali çok hoşuma gidiyordu. Olgun bir kadındı, vücudu deforma olmamış yaşına rağmen gençleri kıskandıracak bir formu vardı.
Mukkades’te onu aratmıyacak kadardı. Yüz güzelliği eşimden daha iyiydi. Ama eşimin yuvarlak kalçaları onda yoktu. Ayrıca arkadan yapınca eşim daha çok zevk veriyordu. Belk**e uzun yıllar arka kapının kapalı olması bunda bir etkendi. Ama neticede eşimin götü daha fazla zevk veriyordu bana. Bunu bizim gürcülere sormak istedim:
“Size en çok zevk veren hangisi?”
Aralarında biraz gürcüce konuştuktan sonra;
“Her ikiside çok iyi, fakat en iyi yalamayı kısa saçlı (Mukkades) en iyi sikişmeyi uzun saçlı (eşim)”
Evet tam düşündüğüm gibiydi.

“Biz uzun saçlıyı bir-iki haftalağına Gürcistan’a davet etmek istiyoruz. Bu mümkün mü?”

Eşimi istiyorlardı. Karnıma birden kramplar girdi. Ona baktım, Mukkades ile yer değiştiriyordu. Murat’ın aletini ağzına alıp,tekrar ıslatıp üstüne oturuyordu. Beni tamamen unutmuştu. Mukkades şezlonga uzanıp içkisini içmeye başladı. Gürcülerden biri fırsat bilip yanına gitti. Ve orada öpüşmeye, koklaşmaya başladılar. Mukkades hemen en iyi bildiği işi yapmaya koyuldu. Adamı ağzına aldı. Uzun alet ağzına girip çıkıyordu. Gözlerini kapamıştı.
Acaba bir kadın bunu yaparken neler düşünür, neden gözlerini kapatır?
Sormam lazım, hep merak etmişimdir. Gerçi bakacak başka bir şey yok, en önemlisi ağzında zaten, değil mi?.
Eşimin ve Murat’ın bağrışmaları dikkatimizi çekmeyi başardı, ikiside birlikte geliyordu. Eşim durdu ve adamın üstüne uzandı. Murat onu dudaklarından öpmeye çalıştı ama eşim dudaklarını vermedi, yüzünü çevirdi. Üstünden kalktı ve havuza girdi. Serin suyun üstünde uzandı. Venüs tepesi güneşin altında parlıyordu. Nefesi yavaş yavaş normalleşiyordu. İçkimi uzatıp içmesini istedim. Bir dikişte fondip yaptı ve bir tane daha istedi. Salona içki servisi yapmaya gidip dönünceye kadar iki gürcü havuzda yanına gitmiş ve ortalarına alıp oynaşmaya başlamışlardı. İçkisi uzatıp;
“Nasıl gidiyor?”
“Bunlar hiç yorulmazlarmı?”
“İlk evlendiğimiz günleri hatırlasana”
“Evet ilk gece 3 defa gelmiştin,ertesi gün toplam 5 kere daha yapmıştık, hiç unuturmuyum…”
“Zevk alıyorsun değilmi?”
“..evet, alıyorum.”
“İyi, sevindim.”
“İstersen sen eve git, burası umduğum kadar korkunç değil miş.”
“Seni yalnız bırakmamı istiyorsun demek.”
“Hem yalnız değilim ki, bak Mukkades yanımda.”
“Neden gitmemi istiyorsun?”
“Bakışlarında bazen pişmanlık ve kıskançlık seziyorum. Fazla üzülmeni istemem. Ama istersen kal veya istersen hep beraber gidelim, sana kalmış. Sen ne dersen onu yaparım.”
“Bu akşam sana sarılıp yatmak istiyorum.”
“Tamam sevgilim, sen nasıl istersen.”
Tekrar şezlonga oturdum, Mukkades biri ağzında biri amında iki sikle uğraşıyordu. Karımla oynaşan gürcüler benden prezervatif getirmemi istediler, karımı sikeceklerdi.
Kalkıp bir kutuyu havuz başına bıraktım. Havuzdan çıkıp prezervatifi takıp tekrar havuza girdiler. Birisi eşimi kucağında alıp hoplatmaya başladı. Diğeri ise göğüslerini emmeye çalışıyor,eşim ise gözlerini kapatmış zevk almaya çalışıyordu.

Onu bu işe ben zorla sokmuştum, pişman olmamam lazımdı. Şu son bir ayı göz önüme getiriyordum. Neler yaşamıştık neler…neyse biraz içki beni neşelendirecekti.

Uyuya kalmışım, eşim beni uyandırdı. Göğsüne kadar havlu sarılmıştı.
“Bu kadar gürültü arasında nasıl uyudun?”
“Saat kaç oldu?”
“Saatı bilmiyorum ama akşam yemeğine gidecekmişiz. Kalk giyin ve hazırlan istersen. Ben duştan çıktım, Mukkades yıkanıyor.”
Salona girip merdivenlere doğru yöneldi. Peşinden salona gittim. Murat koltukta yatıyordu. 3 gürcü masada içkilerini yudumluyorladı. Beni görünce kadehlerini şerefe kaldırdılar. Başımla selam verdim. Şortumu ve t-shirt’ümü giyip bayanların odasına çıktım. Eşim sütyeyinini takıyordu siyah sütyen ve siyan tanga külodu vardı. Giyeceği siyah elbise ve siyah ayakkabılar hazırdı. Dudaklarına uzun bir öpücük kondurdum. Ona sarılıp saçlarını ve teninin kokusunu içime çektim. Mukkades banyoda makyajını yapıyordu. Bizi görünce gülümsedi.
“Ne haber tatlı aşıklar?”
Yanına gidip onada sarıldım. Yanağından öptüm.
“Kıskanma kız!”
“Ayol ne diye kıskanayım ki? Sizler benim arkadaşlarımsınız. Sizleri böyle kumrular gibi görmek hoşuma gidiyor. Eşin bugün çok çalıştı, iyice yoruldu. Ve bunun daha akşamı var gibi. Adamlar sarhoşda olmuyorlar, ha bre seks istiyorlar. ”
“ Akşam yemeğinde bol içki servisi yapalım, sarhoş olsunlar.ben aşağıya iniyorum, hazır olunca inersiniz.”

Aşağı indiğimde tüm erkekler aşağıdaydı. Gürcü tekrar yanıma gelip Gürcistan işini sordu. Daha konuşamadığımı,akşam konuşup haber vereceğimi söyledim.
Murat ile sohbete başladık, ve yarım saat sonra bayanlar aşağıya indiler.
Volkswage caravelle’e binip restaurant’a gidip yemeklerimizi yedik. Adam başı yarım şişe viski içtiler. Gözleri kıpkırmızı olmuştu. Gürcüler bayanları ortalarına almıştı, ben Murat ile masanın diğer kenarında oturuyorduk. Adamların elleri ve kolları hep bayanların üzerindeydi.
“Murat bey, bu adamlar hep olgun kadın mı istiyorlar? Neden?”
“İsmet abi nedeni basit, birincisi erkeğin sikinin hakkını veriler,ikincisi buradan çıkarken disko veya eğlence diye tutturmazlar, üçüncüsü şımarık değiller ve olgun davranıyorlar. Olay çıkartmazlar. Sonuçta adamların sikecekleri bir delik değil mi, etrafındaki et ikinci planda. Ben sana ayda 1-2 müşteri bulurum, daha iyi fiyata üstelik. Senin telefonun açık olsun. Elinde başka bayan varmı?”
“Yok sadece bunlar var.”
“Uzun saçlıyı Gürcistan’a davet ediyorlar ne dersin? Ne fiyat istiyelim?”
“Bilmiyorum, onunla daha konuşmadım.”
“ 2 haftalığına daha önce 10.000 dolara bir bayan götürdüler ama onlar iki kişiydiler. Gerçi bunlarda iki kişi için isterler galiba. Devamlı 4 erkeği hiç bir kadın kaldıramaz…değil mi?”
“Tabii 4 erkek bir kadın için zor.”
Hesap ödenip masadan kalkıp tekrar villanın yolunu tuttuk. Villaya varınca bayanları salona götürüp içki servisi yapıp yanlarına oturdular. Adamlar iyice sarhoş olmuşlardı. Murat ayıktı onun niyeti eşimi götten sikmekti. Eşimin yanına geldi elinden tutup yer yatağına 4 ayak durmasını söyledi. Pantalonunu indirdi, siki kabarmıştı. Eşimin elbisesini sıyırıp tangayı kenara çekti ve amını götünü yalamaya başladı. Eşim başını yastığa gömdü ve poposunu hafiçe yukarı kaldırdı. Murat’ın dili daha derinlere girmeye başladı. Dili eşimin göt deliğine girip çıkıyordu, dili ile eşimi götten sikiyordu. Murat doğrulup bir tane prezervatif taktı ve sikini eşimin götüne yavaşça sokmaya başladı. Öğleyin bol yarrak yiyen göt, zorlanmadan bu misafiri kabul etti. Murat’ın gidip gelmelerini hepimiz sessizce izliyorduk. Eşim zevk almaya başlamıştı, eli ile Murat’a daha hızlı olmasını tembihliyordu. Murat iki eli ile kalçalarını avuçlamış, karımın götüne girip çıkıyordu. Arada bir kayan tangayı eliyle düzeltiyordu. Eşimin bağrışları salonda yankılanıyordu. Murat artık doruktaydı, gelmek üzereydi. İkisinin bağrışları diğer gürcüleri tahrik etmişti hepsi aynı anda soyunmaya başlamışlardı. Sarhoştular ama seks yapmak istiyorlardı. Aletleri sarkıyordu. Mukkades’e iyi iş çıkmıştı, bu sarkanları kaldırması gerekiyordu. 4 erkek Mukkades’i yer yatağına oturtup onları emmesi için pozisyon aldılar, Mukkades iki siki iki eliyle ovalarken 3.cü siki ağzına alıyordu. Dördüncü sik ise eliyle 31 çekip sırasını bekliyordu. Mukkades onları bir sıraya sokmuştu ve hepsini sırayla yalıyordu. En kalınını en fazla somuruyordu, belli ki ondan faydalanmak istiyordu.
Murat işini bitirmişti, eşim ise halen 4 ayak yatağın üstündeydi. Mukkades’in kaldırdığı siklerden biri prezervatifi takıp eşimin amına girdi ve darbelere başladı. Adam sarhoş olduğundan işi yarım kaldı ve içinden çıkarıp yatağa uzandı. Gözleri kapandı, sızmıştı. Diğer iki gürcüde Mukkades’in ağzında sertleşmedikleri için vazgeçip odalarına çıktılar. Kalın sikli halen Mukkades’in ağzındaydı, sertleşme olmayacağı belliydi.Mukkades uğraşmayı bırakıp pes etti. Adam uyumak için yukarı çıktı.
Eşimi yataktan kaldırıp eteğini düzelttim. Elinden tutup yukarı odaya çıktık. Mukkades peşimizden geldi.
“Sen bu akşam burada eşinle beraber yat, ben aşağıda kendime bir bulurum” deyip, çantasını alıp aşağıya indi. Peşinden kapıyı kapatıp eşimin yanına geldim. Gözündaki makyaj akmıştı. Ona sarıldım ve kulağına:
“Seni çok seviyorum, iyiki seninle evlenmişim”
“Bende seni çok seviyorum. Çok yoruldum bügün.”
“En çok sana mı girdiler?”
“Hayır, en çok bende kaldılar, Mukkades onları çabuk getirtiyordu, adamlar hemen içinden çıkıyorlardu. Bende 15 dakika kalan ,Mukkades’te 7-8 dakika anca kalıyordu. Gerçi sordum nasıl yaptığını öğrendim. Artık bende onu yaparım, erken getirtirim.”
“İç kaslarını kullanacaksın, o zaman çabuk gelirler.”
“Neden bana söylemedin, bu kadar yorulmazdım. Aslında zevk almak beni çok yordu. Bugün 3-4 defa orgazm oldum diyebilirim.”
“Demin ki nasıldı?”
“Tam gelemedim, ama seninle gelmeyi düşünüyorum, eğer benim için hazırsan tabii.”
“Senin için her zaman hazırım sevgili karıcığım.”
Yolda gelirken attığım ilaç faydasını göstermeye başlamıştı. İkimiz soyunup, ben yatağa eşim ise banyoya gitti. 2 dakika sonra yanıma uzandı ve küçük İsmet’i emmeye somurmaya başladı. Fazla uğraştırmadan gereken boyutu kazanmıştı benimki. Parmaklarını tükürükleyip amını ıslatıp üstüme oturdu. Yüzüme eğildi ve dudaklarımı öpmeye başladı.
“Seni öpmek isteyenleri neden reddetin?”
“Dudaklarım sevdiğim adam için, onlar sadece geçici.”
Daha şehvetlı öpüşmeye başadık. İnip kalkması hızlanmıştı. Elimle kalçalarına destek çıkıyor, onları bazen hamur gibi yoğuruyor, çimdiklıyor ve sıkıyordum. Eşim titriye titriye orgasm olmaya başladı. Onu hemen altıma alıp daha sert vurmaya başladım. Bağırışlerı sessiz villada yankılanıyordu. Onun hiç bu kadar bağırdığını görmemiş ve duymamıştım. Dudaklarımı emiyor somuruyor, kollarını boynuma dolamış, beni ne kadar çok sevgiğini söylüyor ve dahe sert sikmemi istiyordu.
Parmaklarım kalçasını altındayken iki parmağımı götüne soktum. Az önce sikilen göt iyice açılmıştı.
“ Amından biraz zevk al, sona götünü sikmeyi düşünüyorum.”
“Vur, daha sert vur, yalvarırım vur. Durma, sakın durma, içime akıt, seni içimde hissetmek istiyorum, hiç çıkarma, sevgilim, sonuna kadar sik beni, bu adamların sikemediği kadar sik beni..”
Bacakları omzumda altımda iyice iki büklüm olmuştu.
Gözleri kısık,ağzından anlıyamadığım kelimeler ve sözler çıkıyordu. Parmaklarımı götünden çekip iki elimle omuzuna sarılıp daha sert vurmaya başladım. Amından akan suyun haddi hesabı yoktu.
Ağzını çığlık atacakmış gibi açtı ama ses cıkmadı. Geliyordu. Erkeğinin altında geliyordu. Erkeğinin onu sikmesi kaymaklı ekmek kadayıfı gibi olmuştu. Tüm gün süren o sikişmeler onu tam bu noktaya getirmişti. En yükseğe şimdi çıkıyordu. Everest dağındaydı, bundan daha yüksek bir yer yoktu. Artık kendini o boşluğa bırakması gerekiyordu ama bunun için benim içine akıtmamı bekliyordu. Birden Mukkades’ten öğrendiğini yapmaya başladı. Amının kaslarını kasıp bırakmaya başladı. Amı ile bana 31 çekiyordu. Artık gelmem lazımdı, beni bekliyordu.
İçinde patlarken gözümün önünde sanki şimsekler çakıyordu. Uzun uzun içine akıttım.
Sonra, ikimizde öldük. Oyun bitti…Game Over.
Sikim amının içinde uyuya kaldım.

Taksici İsmet – 22
________________________________________
Uyandığımda saat 11’i geçiyordu.
Korkunç bir çiş isteği ile uyandım aslında. Hemen banyoya girip işimi halletim. Banyodan çıktığımda, eşim, beline havlu sarılı bir halde merdiven korkuluğundan aşağıya bakıyordu. Arkadan yanaşıp beline sarıldım.
“Günaydın benim güzel karım, nasılsın bu pazar sabahı?”
“Günaydın sevgili kocacığım, ben çok iyiyim, ama aşağıya bak, birisi daha iyi bu sabah.”
Aşağıya baktım, gördüğüm manzara beni çok şaşırttı.. inanılmaz bir hareket vardı aşağıda.
5’e 1.
Mukkades + 5 erkek, aynı anda…
Yuhh…
Bu ne biçim seks arzusu yahu..
“Sen böyle bir şey yaparmısın?”
“Böyle bir şey insanın aklına gelmez ki..”
“Peki bunu gördükten sonra yaparmısın?”
“Aslında 2 erkek güzel, 3 harika, ama 5..!! bilemiyorum”
“Denemek istermisin?”
“…!!…bilmem yorucu olmalı.”

Gürcünün biri yere uzanmış Mukkades’in altında.
Gürcünün biri Mukkades’in arka kapısında.
Gürcünün biri Mukkades’in ağzında.
Gürcünün biri Mukkades’in sağ elinde.
Murat Mukkades’in sol elinde.

“Ne zamandır bu böyle devam ediyor?”
“Ben en az 10 dakikadır izliyorum.”
“Helal olsun kadına, hayal alemi genişmiş”
“Ben en iyisi yatağa geçeyim, biraz daha uzanayım”
“Tamam, bende banyoya giriyorum.”

15 dakika sonra şortumu giyip aşağıya indim.Eşim odada yatıyordu.
Mukkades halen seks yapıyordu.Ağzında, amında ve götünde olanlar işlerini bitirmiş, elinde olanlar ise arkalı önlü çalışmaya başlamışlardı.
İşi biten gürcüler, sabahtan içmeye başlamışlardı.
Bizim iri gürcü, yanıma geldi;
“Gürcistan OK?”
“Ben size hafta içinde telefon açarım. Ne zaman için düşünüyorsunuz.?”
Mukkades’in götüne girip çıkan Murat söze karıştı.
“Önümüzdeki ay sonu için, 10 günlük bir gezi planlıyorlar. Dediğim gibi toplam 2 kişiler.”
“Ben Murat beye bilgi veririm.”

3-5 dakika sonra Mukkades boşa çıkmıştı. Tabii sabah sabah pestilide çıkmıştı.
Adamlar duş almaya gittiler. Mukkades’in yanına çöktüm.
“Hayırdır, sabah sabah bu enerji.”
“…dur…nefesim düzelsin…”
2-3 dakika sırt üstü uzandı, göğüs kafesi hızla inip kalkıyordu.
Oturan 3 gürcü Mukkades hakkında konuşuyorlardı. Parmakları onu işaret ediyordu.
Mukkades’in elinden tutup kaldırdım, ve merdivenleri beraber çıktık. Odaya girip doğru banyoya yöneldi. Kendini duşun altına attı. Nefesi yeni düzelmişti.
“Sen mi 5’ini birden istedin?”
“…eveeet.”
“Daha önce yaptın mı?”
“…eveet.”
Kısa cevaplar veriyordu. Yorulduğu belliydi.
Eşime dönüp onu uyandırmaya çalıştım.öperek,saçlarını okşayarak uyandırdım.
Dudaklarıma bir öpücük kondurup.
“Acıktım, kahvaltı varmı aşağıda?”
“Mukkades hepsini sildi süpürdü..”
“Onu demiyorum, normal kahvaltı diyorum.”
Mukkades banyodan seslendi;
“Mutfaktaki buz dolabına fare düşse açlıktan ölür. Bu evde içk**en başka bir şey yok.”
“Sizler giyinin ben sizi kahvaltıya götürürüm. Ben aşağıdayım.”

Murat beyde aşağıdaydı.
“Murat bey, bayanlar acıkmışlar, kahvaltıya gidelim mi?”
“İsmet abi, bizler birazdan çıkmak zorundayız. Arkadaşlar tekne ile gezecekler. Sizler gidebilirsiniz.”
“Oldu, tamam,sağolun.”
“Biz teşekkür ediyoruz., arkadaşlar bayanlara biraz bahşiş vermek isterler.”
“Olur, tabii, az sonra aşağıda olacaklar. Ben onlara haber vereyim, eşyalarını hazırlasınlar o zaman.”

Yukarı çıkıp, bayanlara dönüş yoluna geçeceğimizi ona göre giyinmelerini söyledim.
Biraz sevinç, biraz hüzün aynı anda yüzlerinden okundu.
“Hayır ola,gitmek istemiyorsunuz galiba?”
“Aslında biraz Alanya’da kalsak, karnımızı doyurup alış veriş yapsak olmaz mı?”
“Tabii canım, akşama doğru döneriz. Siz rahat bir şeyler giyinin. Adamlar aşağıda sizlere bahşiş vermek istiyorlar. İsterseniz gidin bahşişlerinizi alın ondan sonra giyinin.”
Her ikisi de çocuklar gibi sevinerek, bellerinde havlularla aşağıya koşarak indiler.
Adamlar bunları yanaklarından öptü her birine adam başı 100 er dolar bahşiş verdiler.
“İsmet bey bizler çıkıyoruz. Siz çıkarken kapıyı kapatırsanız sevinirim.”
“Tamam Murat bey, siz merak etmeyin.”
Adamlar çıktıktan yarım saat sonra bayanlar aşağıya indiler. Her ikisi de dün gece giydikleri kıyafeti giymişlerdi. Bunların niyeti akşama kadar Alanya’yı gezip tozmak, belki denize girmek isterlerdi.

Arabayı villadan çıkarıp, dış kapıyı iyice kapattım. Bayanlar yine arkaya oturup sohbete başlamışlardı.
“Mukkades, sabah yaptığın çok zordu, nerden aklına geldi kız?”
“Şekerim, adamlar 5 kişi, daha önce üçlü yapan, bunuda yapar. Tamam biraz yorucu ama o kadarda zevkli, inan bana. Denemeni tavsiye ederim.”
“Üçlü gerçekten güzelmiş.”
“Sen ne kadardır bu işi yapıyorsun, yani başka erkeklerle seks işi?”
“İnanmayacaksın ama ikinci bir erkeği tadalı bir ay olmadı.”
“Ne!!!!????”
“Evet Adana’ya giderken 2 gürcü arkadaş yolda mola vermişti, kocam beni onların kollarına attı.”
“Nasıl yani?”
“Evet, yolda durduk,ve ağaçların arasında kendimi iki erkek arasında buldum.”
“A-ah.. inamıyorum vallahi.”
“İnan kız. Bu işe başlıyalı 1 ay olmadı.”
“Ama bu işte gerçekten iyisin.”
“Sen ne kadar zamandır bunu yapıyorsun?”
“Ben evliliğimin 4’cü yılında eşimi başka erkekler ile aldatmaya başladım. Önceleri sadece oral seks yapıyordum, sonraları ise tam seks yapmaya başladım.”
“Fahri bey biliyormu?”
“Başlangıçta bilmiyordu, ama bir akşam içki masasında itiraf ettim. Şaşırdı ama hiç kızmadı. Kızamazda, kızmaya hakkıda yok zaten..”
“Neden, o seni aldatıyormu?”
“O bana yalan söyleyerek aldattı zaten. Hiç çocuğu olmayacağını bile bile bana söylemedi, benimle evlendi, alçak adam.”
“Üzüldüm, bende kocama çocuk veremedim, ama benimki evlilikten sonra oldu. Babamı kaybedince, üzüntüden adetten kesildim, yumurtalarım çatlamaz oldu. Tüp bebek denemeye paramız yetmiyordu. Evlat edinemedik.”
“Neyse ki şimdi Yasmina’nın oğlu var.”
“Evet, çok şeker değil mi?”
“Ben çocukları çok severim. Bir yere gitmek isterseniz bana bırakabilirsiniz. Seve seve ona bakarım.”
“Tamam sağol şekerim.”
Alanya merkezinde kalabalık bir restaurantın önünde durduk ve masamızı donattık. Karnımızı tıka basa doyurduk. Sabah kahvemizi içtikten sonra bayanlar alışverişe gittiler.3 saat sonra buluşmak için sözleştik.

Akşama doğru hep beraber Antalya’ya evimize döndük. Alışveriş paketlerini taşımaya yardımcı olduktan sonra nihayet evimize girdik.
Yasmina kapıyı açar açmaz hoşgeldiniz deyip elimizdeki paketleri aldı. Majid koşarak boynuma atladı. Kerata , baya güçlenmiş ve büyümüştü. Tabi düzgün beslenince, çocuklar büyüme çağında çabuk gelişirler.
Eşim ile Yasmina odaya gittiler, ben televizyon karşısında hefif kestirmeye başladım. Kadınları beklemek beni yormuştu.
Saat 11 gibi eşim beni yatağa sürükledi. Sabaha kadar uyanmadan yattım.
Sabah kahvaltımızı hep beraber yaptık.Kahvaltı masasında kahvelerimiz aldık. Eşim Yasmina’ya aldıkları hediyeyi bana göstermesini istedi. Dünkü alışverişin bir kısmını Yasmina ve oğluna yapmış. 400 doların hepsini harcamış.
Hediyeleri beğendikten sonra işe gitmek için ayağa kalktım. Eşim benden biraz para istedi,
“Akşam iş çıkışı,alışverişe gideceğiz.Yasmina ve oğluna mayo alacağım, aslında banada mayo gerekir. Plaj havlumuz çok eskimiş.”
“Tamam, işiniz bitince beni arayın, gelip sizi alırım.”
1,000 TL bırakıp çıktım.

Yolda bankaya gidip, dolar hesabı açtırdım. Cebimdeki tüm dolarları hesaba yatırdım.

Otogara gidip sırama girdim.
Ali dayı yanıma yanaştı.
“İsmet abi, geçen gün varya, kadın iliğimi somurdu. Bittim ben be abi.”
“Yahu dur bakalım, ne kadar çabuk yoruluyorsun sen öyle.”
“Sen iyi dayanıyorsun be abi.”
Cebimdeki kutuyı gösterip;” İlaçlar sağolsun..”
“Abi bunları fazla kullanma, sakıncalı biliyorsun.”
“Bilmezmiyim, günde azami 2 tane atıyorum.”
“Kaç posta ediyor?”
“En az 3 posta.. aynı kadınla tabii, başka kadınlar olursa 4-5 postayı buluyor…”
Ali bana şaşkın şaşkın bakıyordu.
“Abi sen yinede dikkat et. Allah korusun.”

İki genç çift taksime bindiler. Kemer yolundaki bir otelin adresini verdiler. Yeni evlenmişlerdi, balayına gidiyorlardı. Kız henüz 18 yaşında ya var ya yoktu. Oğlan ise 30 küsür vardı. Saçları hafif dökülmeye başlamıştı. Heyecanları gözlerinde okunuyordu. Arkada el ele tutuşuyorlardı.

Gittikleri otelde genellikle sadece ruslar kalıyordu. Nereden bulmuşlarsa bu oteli. Oğlan yeni evli olmasına rağmen gözü yine dışarıda olacaktı. Adım gibi emindim. Karısını balayında aldatma ihtimali oldukça yüksekti. Karısıda çıtı pıtı bir şeydi. Kıvırcık saçlı, kahverengi gözleri ve açık tenliydi. Dekolte giyinmişti. İri göğüsleri vardı. Kot pantalonu poposunu güzel gösteriyordu.
Kartımı uzatıp, ne zaman isterlerse beni arıyacaklarını söyledim.
Kartımı kız alıp çantasına koydu.
Akşam 9’a kadar çalıştım ve eve döndüm. Kapı çaldı, gelen Mukkades hanımdı. İçeri aldım.
“Neredeler?”
“Hep beraber alışverişe gittiler.”
“Haa. İyi, sana sormak istediğim bir konu var.”
“Neymiş o konu?”
“Bu Gürcistan tatili neymiş?”
“Adamlar eşimi 1 hafta 10 günlüğüne davet ediyorlar.”
“Eee, ne dedin peki?”
“Daha eşimle konuşmadım.”
“Peki gitmesine izin verecekmisin? Yalnız mı gidecek?”
“Ona soracağım, evet derse yalnız gidecek tabii.”
“Yahu kadın uzun zamandır seninle evli , daha yeni, yeni,yeni erkekler tanıyor. Böyle hemen, hemde uzak yerlere göndermen ne kadar doğru olur ki?”
“Ben ona güveniyorum.”
“Peki adamlara güveniyormusun?”
“Kötü insan olmadıkları kesin.”
“Bilmiyorum, ben olsam göndermem. Gelsinler burada tatil yapsınlar. Gözünün önünde,kendi ülkende.”
“Bakalım ya..daha kesin bir şey yok.”
“Yok yaa..daha kesin bir şey yok ha!.Sen onu göndermeye kafana koymuşsun zaten. Senin için kabul edecek görürsün.”
“Niye benim için kabul edecekmiş?”
“Yahu sen gerçekten kör müsün? Eşin senin için, hiç tanımadğı erkeklerle bir oluyor, sırf sen istedin diye. Sana olan aşkı için her şeyi kabul ediyor, benimle yatmana, Yasmina ile yatmana. Sende başka erkeklerle yatması onun hakkı olduğunu düşünüyorsun. İnan bana yanılıyorsun sana evlat veremediği için çok çok üzgün.”
“ Yani isteyerek, arzulayarak o adamlar ile beraber olmuyormu?”
“Yahu sen delimisin???Senin için katlanıyor . İstersen müsait bir zamanda hep beraber konuşalım bu konuyu.”
Telefon çaldı, arayan eşim di. Alışveriş bitmiş beni bekliyorlardı.
Mukkades hanım evine döndü bende onları almaya gittim.
Elleri paket doluydu. Hep beraber yolda bir akşam yemeği yiyip evimize döndük.
Mukkades’in söyledikleri kafamda durmadan dönüyordu. Gerçekten beni sevdiği için mi bunları yapmıştı?

Evde satın aldıklarını bana göstereme başladılar. Yasmina’ya aldıkları bikini mayoları gösterdiler. Hiç bikini giymemiş olan Yasmina,onları bana gösterince yüzü kızardı.
Lacivert ve pembe bikini almışlardı. Eşim ise 1 siyah bikini ve 1 siyah tek parça mayo almıştı.

Yasmina’yı o mayoların içinde hayel etmeye başladım…o ne güzellik öyle..yarabbim bir içimlik su sanki. Sikmeye kıyamazsın. Tatil günlerimizi iple çekmeye başladım. Aslında bu hafta sonu gitsek iyi olurdu. Çünkü 2 hafta sonra Yasmina’nın muayyen günleri başlıyacaktı.
“Bu hata sonu tatile çıkalım mı? Nereye gitmek istersiniz?”
“Antalya dışına her yere.”
“Marmaris nasıl olur?”
“Çok iyi olur.”
“Tamam, yarından itibaren ayarlamaya başlıyacağım.”

Kumsal, güneş ve seks günleri beni bekliyoru. Yasmina’yı doya doya sikecektim.
Taksici İsmet – 23
________________________________________
Cuma akşamı valizler hazırlandı.
Marmaris İçmelerde güzel bir aile pansiyonu bulmuştum. Deniz 400 metre mesafedeydi.
2 tane double oda ayarladım. Oda kahvaltı veya istenirse akşam yemeği dahil oluyordu. 5 gece 6 günlük bir tatile çıkıyorduk. Majid plastik şişme kolluklarını şimdiden kollarına takmıştı. Yasmina yüzmede acemi olduğundan yardım etmemi istemişti. Eşim yüzmeyi biliyordu, bende çocuk yaşta Adana’nın barajında ve kanallarında yüzmeyi öğrenmiştim.

“Hanım tatil için hazırmısın?”
“Evek aşkım, işlerimi halletim, bakıcı ayarladım. Benim için sorun yaok. Yalnız , Mukkades bize küsmüş. Marmaris’e davet etmediğimiz için küsmüş.”
“Allah Allah, tatile çıkıyoruz yahu. Ailece tatil yapmak istiyoruz. Küsmüş mü?”
“Evet..hafif dargın. Gibi yani..”
“Gel aşağıya çat kapı misafirliğe gidelim, gönlünü alalım.”
2 dakika sonra bir alt kata inip zillerini çaldık.
Açan her zamanki gibi Fahri bey oldu.Eşimi görünce 32 dişi ile sırıttı.
“Oooo, bu ne hoş Sürpriz, hoş geldiniz, buyurun efendim, buyurun. Mukkades!, İsmet bey ile eşi geldiler.”
Mukkades elinde okuduğu gazete ile kapıya kadar geldi, elindeki gazeteyi nereye koyacağını şaşırdı, Fahri beyin eline tutuşturdu. Eşimi yanaklarına öpüp ,benimde elimi sıktı. Ama öyle bir sıktı ki, tüm gücüyle, erkek olsaydı parmaklarım çıtlamıştı. Anlamıştım derdini…

“Hoş geldiniz, ne iyi ettinizde geldiniz. Buyurun,salona geçelim.”
“Allah aşkına nerede rahatsanız oraya geçelim.”
Salona geçip yerimizi aldık.
Havadan sudan ve biraz polikadan bahsedip,nescafelerimizi içtik.
“Efendim bizim asıl gelme sebebimiz,biz yarın bir kaç gün için tatile çıkıyoruz. Marmaris İçmeler’e gideceğiz.”
“Aooo, çok güzel yer oralar, İsmet beyciğim. Çok güzel bir seçim yapmışsınız. Bizim buralar çok kalabalık. İyi düşünmüsünüz.”
“Aslında, sizde bize eşlik ederseniz çok mutlu oluruz. Eşlerimiz iyi uyum içindeler. Eğer her hangi bir programınız yoksa,hep beraber gitmeyi çok arzu ederiz. Biliyorum biraz ani oldu ama, uzun zamandır tatile çıkamamışlığın tatlı heyecanından olsa gerek.”
“Evet, biraz ani oldu…Sen ne dersin hayatım? Müsaitmiyiz.”
“Vallahi ne diyeceğimi şaşırdım. Aslında bizimde niyetimiz bir yerler gitmekti..tamam hep beraber gidelim. Olur.”
“Çok güzel olur. İki araba peşpeşe sabah çıkarız olurmı?”
Mukkades’in gözlerinden mutluluk okunuyurdu, minnettarlık duyguları açığa çıkmıştı. Utanmazsa ağlıyacaktı.
“Ama küçük Majid’i bizim arabaya isteriz.”
“Herhalde annesi ve büyükannesi, karşı çıkmaz..”
“Büyükannemi, ben şimdi büyükanne mi oldum yani?”
Hep beraber kahkalarla güldük.Biraz daha sohbet edip, kalacağımız yeri telefonla arayıp bir double oda eklettik. Ve erken uyuyup erken kalmak ve kahvaltıyı Korkuteli yolunda yapmaya karar verdik. Sabah 08:00 teker döner diye sözleştik.Müsaade isteyip dairemize döndük.

Eşim akşam Yasmina ile kalabileciğimi söyledi. Kendisi “ Torunu” ile yatacakmış bu akşam.
Dudaklarına kocaman bir öpücük kondurup Majid ile bizim yatak odasına yolladım.

Yasmina odasında son hazırlıklarını yapıyordu. Banyoda ilacımı içtim,ılık bir duş alıp Yasmina’nin adasına girdim.
“Bu akşam nasılsın sevgilim?”
“Dur bende bir duş alayım, çok terliyim.”
Banyoya göndermeden önce duvara sıkıştırıp dudaklarını öpmeye başladım.
Kollarımdan kaçıp banyoya koştu. 20-25 dakikalık uzun…çok uzun bir bekleyişten sonra nihayet havluya sarılı olarak odaya geldi.Odanın kapısını kapattı. Yatağın kenarına gelip ayaklarımı ve bacaklarımı okşayarak yukarılara doğru çıktı. Eli aletime gelince ,parmaklarının ucuyla tüylü yumurtalarımı okşamaya başladı. Kolundan çekip havlusunu çıkardım ve üstüme uzandırdım. Kollarımı beline dolayarak öpüşmeye başladık. Kalçalarını yavaşça kabaran aletime sürtüyordu.
En uzun öpüşmemizi yaptık diyebilirim. Kaç dakika sürdü bilemiyorum ama, dudaklarımız öpüşmekten şişmişti. Yavaşça dudaklarını aşağıya doğru kaydırmaya başladı. Saçları aletimin başına gelince hafif bir ürperti hissetim. Ama o şişmiş dudakları onu kavrayınca derin bir ohhh çektim.
Dizlerimin üstüne oturup saçını atkuyruğu yaptı. Bu sayede onu aletimi emerken daha rahat görecektim. Saçları görüşüme engel olmayacaktı. Başımın altındaki yastığı yükselttim.Uzun bir süre yalamalara devam etti.Kollarından çekip 69 pozisyonunu aldırdım. Kukusu tam ağız hizamdaydı. Islak ,pembe, pespembe pürüssüz iç ve dış dudakları somurulmayı,ısırılmayı emilmeyi bekler gibiydiler. Ellerim kalçalarını iki yana ayırdı. Aynı anda cinsel organlarımızı öpmeye ,yalamaya, somurmaya, ısırmaya, okşamaya başladık.
Dilim ile onu dili aynı tempoyu tutturduk. Çok hoş bir duyuguydu bu. Aynı hızda hereket ediyorduk. Parmağımın biri poposunu deliğini okşamaya başlayınca,aynı hareketi bana yapmaya yeltendi. Altında bir vahşi at gibi kıpraşmaya başladım. Oramı elletemezdim. İkimizin ağzı dolu bir şekilde gülmeye başladık. Ağzından çıkarıp arkası dönük şekilde üstüme oturdu. Aletim amının derinliklerinde kayboldu. Aynı bir sihirbazın yaptığı gibi, aletim kaybolmuştu.
Az önce oradaydı, şimdi ise yok olup gitmişti. Yüce am canavarı sikimi yutmuştu. Oradan kurtulmanın tek bir çaresi vardı. Canavarın içine,yüzüne tükürmek.

Ellerim kalçalarını yoğuruyordu. Kırmızı el izlerim kalçalarına renk katmıştı. Bu bembeyaz vücut yakında güneş görecekti. Ne güzel bronzlaşacaktı bu güzel vücut. Lacivert/pembe kenarları ipli mayosuyla oradaki erkeklerin yüreğini hoplatacaktı. Benim kollarımın arasında denize girip yüzecekti. Suyun içinde diğer azgın erkeklerin bakışı altında, amını, götünü ,göğüslerini okşayacaktım. Ve bunu yaparken, oradaki erkeklerin yüzüne bakacaktım. Yasmina benim di. Yalnız benim.

Kolları ile öne eğilip, inip çıkmaya başladı. Başı öne eğik ,amına giren sike bakıyordu. Bende kalçalarını hem ayırıyor hemde inip kalkmasına destek olyordum. Bu pozisyonu 5 dakika yaptıktan sonra, onu altıma alıp, bacak omza yapmaya başladım. Tüm ağırlığım üstündeydi. Göğüs üstü ve boğazı kızarmaya başlamıştı. Bu kızarıklar kadınların zevk aldıklarının göstergesiydi. Yanakları al al dı. Dudaklarına yumulup ,dilimi dudaklarının arasında gezdiriyordum. Başını sağa sola sallayıp öpmeyi bırakmamı sadece amına sert bir şekilde vurmamı söyledi. Elleri kalçalarımdaydı. Bacaklarını 180 derece açmış, en derine girmeme yardımcı olmaya çalışıyordu.

Gelirken ona daha iyi baktım…ağlayacak gibiydi. İçinde şişip patlayan sikim,onu zevkin tepesine çıkarmıştı. Dilimin darbeleri ve kalçalarımın darbeleri birleşip bu güzel amı zevk suyuna boğuyordu.
İkizim nefesinin normale dönmesini bekledik. Bedenlerimiz sonra birbirinde ayrıldı. Elim venüs tepesine giderken elimi çekip, dudaklarıma öpücük kondurup;”iyi geceler” deyip kollarını başının üstüne dikip uyudu.benimde gözlerim yavaş tavaş kapanıyordu.

Sabah 7 gibi uyandım ve herkesi uyandırdım. Güzel bir duş aldıktan sonra, valizleri arabaya indirdim. Saat 08:05 gibi 2 araba hareket ettik. Majid Mukkades’in arabasına binmişti.
Korkuteli yolunda kahvaltımızı yaptıktan sonra, Fethiye üzeri Marmaris’e oradan İçmeler’e vardık. Pansiyona giriş yapıp saat 4 gibi denize girmeyi sözleştik. Yasmina ve oğlu yan odada, Fahri bey ve eşi karşı odada konaklıyordu.

Saat 4 gibi kapıları çaldım ve herkesin aşağıya gelmelerini söyledim.
Fahri bey ve eşi 5 dakika sonra aşağıdaydı. Eşim ve Majid 2 dakika sonra geldiler. Peşlerinden Yasmina merdivenin başında gözüktü. Siyah bir pareo ile kalçasını kapatmış, ayağında kırmızı terlikler ve üstünde pembe bikinisi vardı. Elinde plaj çantası vardı. Fahri beyin dili sarkmıştı.
Boynuzlu ve iktidarsız olan Fahri beyin ağzından salyalar akıyordu resmen. Eşim, Majid , Yasmina’ya ve kendisine güneş kremi sürmeyi ihmal etmedi. Kafamda şapka elimde plaj çantası,Fahri beyin kolundan tutarak plaja sürükledim. 5 adet şezlong kiraladık. Denize girmeye 3 saat kaldığından sadece 2 tane şezlong parası verdik.
Eşim Majid’i kucaklıyarak suya girdi. Ardından tek parça leopar desen mayosu ile Mukkades girdi.
Fahri beyin gözü Yasmina’nın kalçalarındaydı. Onları açık ve seçik görmek istiyordu.
Yasmina’nin kollarından tutup bereber denize girmeye başladık. Fahri bey gecikmeden yanımızda belirdi. Ben Yasmina’ya yakın yüzüyordum, gerçi su seviyesi ancak belimize kadar geliyordu. Kıyıya yakın bir yerde eşlerimiz yüzüyordu. Yasmina bizden uzaklaşıp hanımların yanına gitti.

Ben ve Fahri bey biraz açılıp yüzmeye başladık.

Taksici İsmet – 24
________________________________________
Fahri bey ile beraber biraz derinlere açıldık. Bayanlar kıyı kenarına yakın yüzüyorlardı. Yasmina oğlu ile birlikte kumsal kenarında oynuyordu. Sahilin en güzel kızı şu an Yasmina’ydı. Etrafta dolaşan gençlerde bunu teyid eder gibi etrafında dolaşıyorlardı. Onu buradan izlemek hoşuma gitmişti. Gözleri denizde beni aradı. Kolumu kaldırıp işaret ettim, beni görünce kolunu salladı.

“İsmet bey, inanın sizi kıskanıyorum.”
“Hayır ola Fahri bey…”
“Ben sizin yaptığınızı hayatta yapamazdım. Aklımın ucundan bile geçmezdi. İnanın.”
“Hayat paylaştıkça güzeldir,aziz dostum.”
Dostum kelimesi onun hoşuna gitmişti. Galiba hiç kimse ona daha önce böyle candan dostum dememişti. Gerçi Fahri beyde paylaşmayı seviyordu ve paylaşıyorduda. Eşini paylaşıyordu. Acaba benim kullandığımdan haberi varmıydı. Mukkades söylemişmidir. Ağzını bir yokluyayım dedim.
“Bayanlar geçen hafta güzel bir hafta sonu geçirdiler.”
“Evet iyice eğlenmişler,ayda bir tekrardan termal otele gideceklerini söyledi.”
“Ayda bir hep beraber gidelim, ne dersiniz?”
“Ben termal suya giremem, ayaklarımda varis ve yüksek tansiyon hastasıyım. İlaç kullanıyorum. Termal su bana yasak.Ama siz onlara katılabilirsiniz.”
Termal su yasakmış, demek ki haberi yok.
“Olurmu canım, sizin olmadığınız yerde, bayanlarla ne işim var.Onların yeri ayrı, sizin yeriniz ayrı.”
“Teşekkürler İsmet bey. Ben sizin bu kadar cana yakın olduğunuzu bilmiyordum,umarım dostluğumuz uzun süreli olur.”
“Teşekkürler Fahri bey. Gel şu bey kelimesini ortadan kaldıralım, ne dersin Fahri?”
“Tamam İsmet’çiğim. Memnun olurum.Akşam için bir program yapalım mı? Ama yalnız misafirimizsiniz.”
“Fahri’ciğim burada misafir olmaz.Hep beraber tatildeyiz. Masraf neyse ,ikiye bölünür. Kimse kimsenin yükünü çekmez.”
“Tamamdır.”
“Pansiyonda mı yiyelim,yoksa bir restauranta gidelim mi?”
“Gel buna eşlerimiz karar versin. Biz nasıl olsa içip sızacağız. Bize mekan fark etmez.”
Kahkahalar eşiliğinde bayanlara doğru yüzdük.
Yasmina oğlu Majid’i kollarından tutup ayaklarını çırpırtarak eşlerimizin yanına gelmişti. Majid’in ayakları bayanlara su atıyordu. Bayanlarda ona karşılık veriyordu. Çocuklar gibi eğleniyorlardı.
Ben Mukkades’e sarılarak onu suya batırmaya başladım. Beni gören Fahri aynısını eşime yapmaya başladı. Birkaç dakika oynamadan sonra şezlonglara uzanmaya gittik. Yasmina oğlu ile halen denizdeydi. Hiç birimizin güneş gözlüğü yoktu.
“Neden kimse güneş gözlüğü getirmemiş.”
İki kadın aynı anda;”Ayyy ben evde unuttum.”
Yani güneş gözlüğü almamız gerekiyordu. Akşam yürüyüşünde almaya karar verdik.
İki saat daha denizde oyalandıktan sonra odalarımıza çekilip 1 saat dinlenmeye karar verdik.

Eşimle duşa beraber girdik. Birbirimizi bir güzel sabunladık.
“Kız, Fahri bey nerelerini elledi söyle bakım?”
“Ellerini popomdan hiç çekmedi. Arada bir kolları ile göğüslerimi sıkıştırıyordu.”
“Peki aletini hissetin mi?”
“Evet, hissetim.”
“Ne tepki verdin?”
“Kalçalarımla bastırdım.”
“Sert miydi?”
“…evet, sertti.”
“Akşam ona verecekmisin?”
“Hayır, vermiyeceğim, elleteceğim ama vermiyeceğim.”
Bunu söylerken sabunlu parmaklarım amının içindeydi. İçerisi sabundan daha kaygandı.
“ O zaman kısa etekli elbiseni giy. Akşam yemeğinde adamı deli et.”
Duşun altında diz çöküp beni somurmaya başladı. Bende başının üstünden tutup tempo tutmasına yardımcı oluyordum. Güzel bir yalamadan sonra, banyoda dört ayak durdu. Sabunlu kalçalarını önümde ayırmıştı. Ellerimle kalçalarını bir güzel ayırdım. Her iki deliğide hazırdı.
“Nerenden istersin?”
“Sik beni, amımı sik sevgilim. Haydi sok ona artık. İçimde şişip patlamasını istiyorum.”
Tek bir darbeyle amına sert bir şekilde girdim. Darbelerim kalçaların arasından bana sabun köpüğü attırıyordu. Göbeğim götüden çıkan sabunla köpükleri ile kaplanmıştı. Baş parmağim götünün deliğini okşamaya başladı. Ne demiş büyüklerimiz, sabunlu göte şaka yapılmaz. Parmağım aniden yutulmuştu. Baş parmağımı, tamamen götünün içinde,sikime bastırıyordum. Elleri duşun duvarında kayıyordu. Ayakta durmaya zorlanıyorduk. Zemin kaygandı. Belli ki seks yapmak için düşünülmemişti. İnsanlar genelde duşu tek başına kullanırlar. Abaza olanlar kız olsun,erkek olsun,mastürbasyon yapar,ama orası genelde yıkanmak içindir. İki kişilik düşünülmemiş.
“Yatağa gidelim mi?.”
“…ohhhh…haayırrr….gel içime akıt. Haydi gel…patlat içime. Ver onu banaaa…”
Kasıklarımı sıkarak daha sert vurmaya başladım. Parmağımı götünden çekmiş, ellerim kalçalarını sonuna kadar ayırmış, en derine kadar girmeye,sokmaya çalışıyordum. Aletimin başı şişmiş, patlamaya hazırdı.
Haykırarak spermlerini amının içine akkıtım. İkimiz birlikte gelmiştik. Eşim duşun içinde yere oturdu. Eline sabun alarak aletimi yıkadı. Duruladı ve beni duştan kovdu. Duşta yere oturuşuna baktım. Spermlerim amından dışarı süzülüyordu. Sabun suyu ve spermler duşun içinde yüzüyorlardı. Tuvaletin üstüne oturup.
“Benim için kendini okşarmısın?”
Düşta yerde, bacaklarını tam ayırdı ve elleri ile amının dudaklarını ayırdı.
“Bu zevkini aldı…eğer kendimi okşarsam, çok yorulurum ve akşama dışarı çıkamam, ne olur bunu isteme benden.”
“Tamam, ama akşama külot giyme. Fahri’ciğim rahat okşasın.”
“Tanga giyecektim,ama sen istersen hiç bir şey giymem.”
“Mukkades’e söyle o da giymesin. Akşam yemeğinde veya sonrasında Fahri’yi ortanıza alın. İkinizi birlikte masa altında okşasın. Benim heberim yokmuş gibi davranın. Olurmu?”
“…tamaamm..haydi sen çık ..benim burada işim var….güle güle…bay bay..”

Akşam yemeğini balık restaurantında yemeye karar verdik. Tavsiye üzerine uygun fiyatlı bir yer bulduk. Bayanlar sözlemiş gibi Fahri’ciğimi ortaya aldılar. Ben Yasmina ve oğlu beraber oturduk. Majid eşimin karşısına,Yasmina Mukkades’in karşısına,bende Fahri’ciğimin karşısına oturdum.
Rakılar mezeler geldi, masa donatıldı, sicaklar sonraya bırakıldı. İkinci dubleler servis edildi ve Fahri’nin sağ kolu masanın altında kayboldu. Eşim elini kavramış bacaklarını arasına sokmuştu.
Fahri belli ettirememeye çalışıyordu. Yanakları hafif kızarmıştı. Aradan 2-3 dakika geçtikten sonra Mukkades bu sefer sol kolundan kavradı bacaklarının arasına soktu. Fahri’nin iki eli masanın altında eşlerimizin amını parmaklıyordu. Bende onunla genel konularda sohbet ediyordum. Mukkades’in sağ kolunu hareket etttirdiğini gördüm. Fahri’ciğime 31 çekiyordu. Eşime ve Mukkades’e bakıp sohbete eşlik etmelerini sağladım. Fahri’nin cevap verecek durumu fazla yoktu.Alnından uzun uzun ter akıyordu. Yüzü iyice kızarmıştı. Adamcağiz heyecandan gidecekti. Yüzü birden kasıldı ve hıçkırık tutmuş gibi ses çıkarmaya başladı. 1-2 dakika sonra Mukkades islak parmaklarını servis peçetesine sildi. Fahri’nin spermleri o peçeteye bulaşmıştı. Fahri ellerini yavaşça masaya koydu.
Parmakları ışıkta parlıyordu. Rakı bardağını alıp dudaklarına götürdü,ama asıl niyeti, eşimin parmaklarına bulaşmış suyun am kokusunu içine çekmekti.
Rakıyı içerken,gözlerini kapadı,bir yudum aldı ve parmakları derin derin kokladı.

Eşim bana gülümsüyordu. Dediğimi yapmıştı. Ne desem yapıyordu. Gürcistan konusunu ona henüz açmamıştım. Ama açmak zorundaydım. 10.000 dolar çok iyi bir paraydı. Riski ne olabilrdi ki? 50 yaşındaki bir bayanın ne riski olabilirdi ki?…1 hafta 10 gün eğlenip seks yapacaklar. 2 erkek olacağını söylediler. Tatil dönüşü söylemeye karar verdim. Ama tabi en son kararı o verecekti.
Zorlama olmadan.

Ortaya tuzda mercan balığı sipariş edip. Karnımızı bir güzel doyurduk. Yemek sonrası biraz yürüyüş biraz alışveriş yapıp pansiyona döndük. Saat 12 ye geçmişti. Majid kucağımda uyuya kalmıştı.
Pansiyon girişi Yasmina oğlunu kucağımdan alıp odasına çıkmak için Müsaade istedi. Biz dördümüz pansiyon girişindeki yemek masalarına oturduk.
Pansiyon sahibinden bir 35’lik istedik. Eşlerimiz çay istediler. Sohbet koyulaştı, derinleşti. Fahri iyi gevşemişti, yemek masasında patlamak onu rahatlatmıştı.
Ben iyi içerim ama kolay kolay sarhoş olmam. Dayanıklıyımdır.
35’lik bitince Fahri Müsaade isteyip odaya çıktı. Biz üçümüz masada oturmaya devam ettik. Bir bardak çay istedim. Uykum yoktu, anlaşılan bayanlarında uykusu yoktu.
“Bayanlar, sizin uykunuz gelmedi mi?”
“Tatile geldik, uyumaya mı geldik?”
“Evet ya… ne uyuması..”
“Eee, ne yapalım, bir fikriniz varmı.”
Mukkades patronu çaığıtıp bu saate gidebileceğimiz yerleri sordu. Barlar sokağını tarif etti.
Kalkıp hep beraber barlar sokağına gittik. Barlarda hep genç insanlar vardı. Yarısı turist, çoğunlukta yabancı turist, diğer yarısı turistleri tavlamaya çalışan güzel ülkemizin doğudan gelen esmer çocuklarıydı. Anlıyacağın bir turiste en az 3-4 genç düşüyordu. İşleri çok zordu. İşsiz gençlik işte. Onları zor günler bekliyordu. Genç turist kızla evlenen bir kaç hikaye duymuştum. Sadece şehir efsanesiydi…o kadar.
Bayanların giyim ve kuşamı yabancılar gibiydi. Onları yabancı sanmak kolaydı. İçki siparişleri verildi. Üçümüz alkollu kokteyl sipariş verdik. Masanın etrafına bir kaç genç dans ediyorlardı. Ellerini bayanların kalçasına değdiriyorlardı. Bayanlar sorun çıkarmayınca, konuşmalarından türk olduklarını bile bile asılmaya başladılar. Beni hiçe saymaya başladılar. Dans eden bir kaç genç Mukkades’in etrafını sarıp ve ona sürtünerek dans etmeye başladılar. Eşim biraz naz yapıyordu. Kulağına eğilerek:” Unutma tatildeyiz. Haydi keyfini çıkar.” dedim. Ve onu gençlerin arasına iteledim. Bunu gören gençler arı gibi eşimin etrafında toplandılar. Aslanların arasına atmıştım onu. Vücudunda dolaşan ellerin haddi hesabı yoktu. Her iki kadında gençlerin kollarının arasında dans ediyorlardı. Uzun yapılı bir genç eşimin arkasından ona sarılıp kalkmış aletini ona sürtmeye başladı. Aletinin büyüklüğü şorta rağmen belliydi. Keza diğer bir gençte Mukkades’e sarılmış, aleti kalçasını arasında, elleri elbisenin altına girmişti bile. Bunu gören diğer genç, ellerini eşimin elbisesinin altına soktu. İç çamaşırı giymediklerinden kadınların niyetini hemen anladılar. Aralarında konuşup bayanların elinden tutarak bar dışına çıktılar. 6 genç ve 2 bayan yürüyüşe çıktılar. Bende peşlerinden geliyordum.

Taksici ismet – 25
________________________________________
Her iki kadında gençlerin kollarının arasında dans ediyorlardı.
Uzun yapılı bir genç eşimin arkasından ona sarılıp kalkmış aletini ona sürtmeye başladı.
Aletinin büyüklüğü şorta rağmen belliydi. Keza diğer bir gençte Mukkades’e sarılmış, aleti kalçasının arasında, elleri elbisenin altına girmişti bile.
Bunu gören diğer genç, ellerini eşimin elbisesinin altına soktu. İç çamaşırı giymediklerinden kadınların niyetini hemen anladılar.
Aralarında konuşup bayanların elinden tutarak bar dışına çıktılar. 6 genç ve 2 bayan yürüyüşe çıktılar.

Bende peşlerinden geliyordum.

Birden köşe başında bir minibüs durdu. İlk Mukkades’i bindirdiler.Mukkades arkasına bakmadan bindi. Ardından eşimi bindirmeye çalıştılar. Eşim dönüp bana baktı. Minibüsün kapısının eşiğinde durmuştu. Yerimde donup kaldım. Eşim bana bakıyordu. Durduğunu gören bir kaç genç önünden geçip minibüse girdi. Bir tek eşimle ,ona dansta sarılan koca aletli genç aşağıda durmuşlardı. Genç bana baktı, sonra minibüse çıktı ve elini eşime uzattı. Eşim hala bana bakıyordu. Ben ise donup kalmıştım. Beynim birden durmuştu. Yavaş yavaş geri geri yürümeye başladım. Arkamı döndüm, ve pansiyona doğru hızlı adımlarda yürümeye başladım. Birden karnıma bir sancı girdi…hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım…hem ağlıyor hem yürüyordum. Göz yaşlarımı durduramıyordum,göz yaşlarım boşalıyordu. Çocuklar gibi ağlıyordum. Salya sümük ağlıyordum. Ayaklarım tutmaz olmuştu. Kendimi bir evin bahçe duvarının üstüne bıraktım. Oturdum, ellerim ve ayaklarım sinirden titriyordu. Gözümün önüne devamlı ,eşimin ilk gürcülerle olduğu görüntü geliyordu. Zavallı kadın donup kalmıştı. Aynı benim az önce minibüse bakarak donup kaldığım gibi. Ama onu adamlara kendi ellerimle teslim etmiştim,uzun zamandır beraber olduğum eşimi, hiç tanımadığım adamlara servis etmiştim. Sonrasında ben onu para karşılığı satmıştım. Hemde kendimi de para karşılığı satmıştım…..para karşılığı…PARA! PARA!!!
Birden minibüs önümde durdu. Kapı açıldı eşim ve Mukkades minibüsten indiler. Eşim, benim halimi görünce ,hüngür hüngür ağlamaya başladı. Boynuma sarıldı. Beraber ağladık. Mukkades’te bize sarıldı. Gözleri hafif nemlenmişti. Ayaklarımda yürüyecek derman yoktu. İki kadın kollarıma girerek benim yürümeme yardımcı oldular. Merdivenleri zar zor çıkıp odalarımıza vardık. Mukkades beni ve eşimi yanaklarımızdan öpüp iyi geceler diledi.
Odaya girip yatağa uzandım. Eşim beni soyup çarşafı üstüme örttü ve soyunup yanı başıma uzandı.
Çıplak sıcak tenini yanımda hissetmen bana rahatlık ve güvence verdi. Bir bebek gibi uyuya kaldım.

Üstümde debelenen Majid beni uyandırdı. “Yismeet, Yismeet” diye bağırıyordu. Gözlerimi açtım. Majid yatakta üstüme tırmanmıştı, beni uyandırmaya çalışıyordu. Deniz kolluklarını takmış, mayosunu giymiş, beni denize çağırıyordu. Yasmina kapının eşiğinde durmuş, bize bakıp gülüyordu. Eşim duştan yeni çıkmış, saçlarını fırça ile tarıyordu.Bana gülümsedi. Gözlerinden mutluluk okunuyordu. Üstünü giyinmişt. Tek giyinmeyen bendim. Yasmina’nın arkasında Mukkades belirdi.
“Günaydın, haydı kahvaltıyı kaçırmıyalaım. Saat 10’a geliyor. Son yarım saat.”
Ardında Fahri beyin sesi duyuldu.”Günaydın, hayırlı sabahlar,birileri akşam çok geç yatmış galiba”
“Sizler inin, 5 dakika içinde aşağıda yanınızdayım.”
Tuvalet ve duş faslını 5 dakikada bitirip kahvaltıya indim. Eşim kahvaltı tabağımı hazırlamış.Kızarmış ekmeklerin üstüne sevdiğim reçelden sürmüştü. Yasmina beni görünce kalkıp çayımı doldurup bana verdi.
Güzel bir kahvaltı sonrası. Mayolarımızı giyip denize gittik. Aynı şezlongları kiraladık. Bu sefer tam gün. Dün, yemekten sonraki yürüyüşte,herkese güneş gözlüğü almıştık. Majid’e bile.

Kendimi yorgun ama mutlu hissediyordum. Yasmina oğlu ile denize girdi, tabii doğal olarak Fahri beyde yanlarında. Eşim ile yanyana uzanmıştık. Mukkades yanımıza gelip oturdu.
“İsmet, ağlama sebebini öğrenebilirmiyim?”
“Eşimi çok seviyorum. Onu öyle paylaşmayı kaldıramadım. Gururum yemedi. Çok kıskandım ve gitmesine çok üzüldüm.”
“Kadını adamların kucağına sen attın!!”
“Biliyorum, yaptığımın farkındayım. Eşşeklik ettim.”
“Yavru, sen adamlarla giderken bir şeyler düşündünmü?”
“Kocama baktım, biz ne yapıyoruz diye. Arkasını dönüp gidince hata yaptığımızı anladım. Çocuklara beni, yani bizi bırakmalarını istedim. Kararlı olduğumu görünce durup bıraktılar.”
“ Ahhh, ben niye sana uydum ki…6 tane genç, daşşakları sperm dolu, bizi sabahlara kadar uyutmayacaklardı. Her yanımızda bir çük, bir çift daşşak , el,kol,bacak olacaktı. Ne zevk alacaktım bee. Yazık ettin be yavrum.”
Bu laflar bizleri kahkahakara boğdu.
“Bu akşam bara seni, bizzat ben bırakırım.. merak etme bir şey kaçırmadın.”
Mukkades güneş gözlüklerini düzelterek;” Dondurma isteyen varmı? Canım bir yalamak istiyor ki, anlatamam.”
Mukkades ile birlikte markete gidip 6 adet dondurma alıp,herkese dağıttık.
Eşimin ve Mukkades’in dondurma yalamalarını bir görecektiniz…inanılmaz tahrik ediciydi. Fahri beyin gözleri sadece Yasmina’nın dolgun göğüslerinde olduğundan, bayanların yaptığı mimikleri göremiyordu.
Mukkades eşimin kulağına eğilip bir şeyler fısıldadı. Eşim başı ile onayladı, ve sonra gülüştüler. Müzir bir şeyler söylediğinin farkındaydım.
Dondurma faslı bitince Yasmina oğlu ve Fahri bey ile tekrar denize döndüler. Eşim beni elimden tutup kaldırdı. Soyunma kabinlerine doğru yürüdük. Mukkades arkamızdan geliyodu.
Önce ben sonra eşim ve sonra Mukkades daracık kabinin içine girdi. İkisi önümde diz çöküp şortumu indirdiler. İkisi aynı anda beni yalamaya başladılar. Aynı magnum dondurmayı yalar gibi.
Mukkades mızıka çalar gibi yanını öpüp yalıyordu, eşim işe başını somurmakla meşguldu. Aşağıdaki iki başa odaklanmıştım. Güzel bir tempo tutturmuşlardı. Sırayla başını emiyorlardı. Eşim doğrulup dudaklarımı öpmeye başladı. Mukkades aşağıda aletimle ilgileniyordu. İki eli ile yanaklarımdan tutup,gözlerime bakıp; “ Beni başkalarıyla yine paylaşmak istiyormusun?”
Mukkades’in mükkemel emmesi cevap vermemi engelledi. Kadın işini gerçekten biliyordu.
Eşime ne diyeceğimi bilemiyordum. Hayır desem,şu an başka bir kadının ağzına vermişim. Evet desem ,katlanabilecekmiydim?
“Bilmiyorum, ama haberim olmaz ise sanırım katlanabilirim.”
“Yani bilmek, duymak,görmek istemiyormusun?”
“Sanırım, istemiyorum.”
“Neden bu değişiklik.?”
Tam cevap verecekken, spermlerim Mukkades’in ağzına fışkırıyordu. Gözlerimi kapadım ve anın zevkini yaşamaya,tatmaya çalıştım.
Cevap yerine eşimin dudaklarına yapıştım. Onları somurdum ve hafif ısırdım. Mukkades spermli dudaklarını aramıza kaynaştırdı. Üçümüzün ağzınde hafif sperm tadı vardı. Dillerimiz bir birine dolanmıştı.
Gözlerimi kapamıştım, dilim kimin diline değdiğinin farkında değildim.Bir kaç dakikalık yoğun öpüşmeden sonra teker teker kabinden dışarı çıktık.
Marketten bir şişe soda alıp kafama diktim. Ağzımdaki tatrak tadın gitmesini istedim.
Kadınlar denize girmişti. Aralarına girip hep beraber yüzmeye başladık. Fazla derinlere gitmiyorduk.

Eşimi kolundan tutup kenara çektim.
“Bak, dün akşam bana ne oldu bilmiyorum. Sanırım fazla duygusallaştım. Ama senin o minibüse binmeni hiç istemedim. Bilmiyorum, içime kötü bir his doğdu. Seni kaybedeceğimi düşündüm. Diğer erkeklere gelince. Eğer sen, beğendiğin bir erkek varsa, hoşuna giden, seni isteyen ,arzulayan biri olursa ve ortam müsaitse…YAP. Bak bu konuda ciddiyim. Ama sadece sana sorarsam bana anlat. Olurmu ? Ama bizim evde ve bizim yatak odamızda yapma.”

“Sen, Mukkades ve Yasmina ile yatacaksın,değil mi?”
“ ……”
“Bak onlarla yatacağını biliyor olacağım. O zaman sende kiminle yatacağımı bilmeni isterim.”
“Kiminle?”
“Fahri bey ve Bakkalın çırağı ile.”
“Çırağı anladım da, neden Fahri bey?”
“Sen Mukkades ile rahat yatman için. Bunların dışında eğer başka bayanlarla olacaksan bilmek istemiyorum. Ben zaten başka erkelerle olmakta istemiyorum ”
“Eğer Mukkades’e takılırsan, mutlaka olacaktır.”
“Çok doğru, ama sen bilmeyeceksin. Tamam mı?”
“Anlaştık sevgilim.”
Seks anlaşmamız hoşuma gitmişti Mert bir kadındı. Dudaklarıma bir öpücük kondurdu .
“Sen Yasmina ve oğlu ile ilgilen, ben ve Mukkades biraz Fahri beyle ilgileneceğiz.”
“Dikkatli olun, kabinde yakalanmayın.”
Gülerek yanımdan uzaklaşıp Mukkades’in yanına gitti.
Yasmina ve oğlunun yanında yüzmeye başladım. Fahri bey,Mukkades ve eşim soyunma kabinlerine doğru yürüyorlardı. İki kadın yanyana yürüyorlardı. Eşimin yuvarlak kalçaları oldukça tahrik ediciydi. Fahri bey bu göte mutlaka kayardı.
Majid’i kucağıma aldıp Yasmina’nın beline sarıldım. Yasmina uzaklaşanlara bakıyordu.
“Nereye gidiyorlar?”
“Soyunma kabininde seks yapacaklar…”
“Neee!!???”
“Evet, az önce bende oradaydım, onlarla birlikte.”
“Fahri bey o yüzden devamlı oraya bakıyordu demek…”
“Bizi gördümü?”
“Eehh devamlı gözü oradaydı..”
Kabin kapısı kapandı, en son Fahri girmişti.
Şimdi bayanlar onun önünde diz çökmüş,aletini yalamaya başlamışlardı. Aynı bana yaptıkları gibi.

Alıntıdır….

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32